· Evlilik öncesi uyum problemleri
Uzun vadeli bir ilişkiyi yürütebilmek zor iştir, çünkü bireycilikle (ben) birliktelik (biz) arasında ince bir denge kurmayı gerektirir. Her iki yönün çekim gücü de çok kuvvetlidir. Bir taraftan, ayrı ve bağımsız bireyler olmak isteriz; diğer taraftan, başka biriyle yakınlık ve bağlantı, ya da bir aile veya gruba ait olma duygusu peşinde koşarız. Çift, iki yönden birinde dengeyi yitirdiğinde, sorun doğar.
İlişkide yeterince ‘biz' yoksa ne olur?
Sonuç, ‘duygusal boşanma' olabilir.
İki insan, kişisel duygu ya da deneyimlerin paylaşılmadığı, boş bir kabuğa dönüşmüş bir evliliğin içinde, birbirlerinden soyutlanıp yalnız kalırlar. ‘ayrılık gücü' egemen olduğunda taraflardan biri, ya da her ikisi birden ‘sana ihtiyacım yok' tutumu takınır; oysa bu, hiç de özerk bir konum değildir. İlişkide kavga belki az yaşanır, ama yakınlık da o denli azdır.
İlişkide yeterince ‘ben' yoksa ne olur?
Burada kendi kimliğimizi ve yaşamımız üzerindeki kendi denetim ve sorumluluğumuzu yitiririz. ‘birliktelik gücü'nün baskın geldiği durumda enerji, diğer kişi için var olmaya ve diğer kişinin duygusal refahının sorumluluğunu üstlenme eğiliminde olur ve kendimizinkinden de diğer kişiyi sorumlu tutarız.
Kişisel sorumluluklar bu şekilde tersine çevrildiğinde, her bir taraf diğerinin söylediklerine ve davranışlarına aşırı tepki gösterebilir.
Sonuçta da, çok fazla kavga ve suçlama yaşanabilir.
Öfke dansı-Harriet Lerner
Psikiyatri Doktoru Şükran Telci
Antalya Ada Psikoloji
Çağlayan Mah. 2018 Sok. Ayşe Atmaca Apt. No:1 Daire:7 Muratpaşa, ANTALYA
Bu sitede çerezler kullanılmaktadır. Sitede gezinmeye devam ederek çerezlerimizin kullanımını kabul etmiş olursunuz. Daha Fazla Bilgi